Suriye Parlamentosu Milletvekili Mahir Mevkii, Mehr Haber Ajansı’na verdiği röportajda, “Dünya Kudüs Günü”nün önemini değerlendirdi.

Bu seneki “Dünya Kudüs Günü” Kudüs’ün Siyonist Rejim tarafıdan işgal edilmesinin 50. yıldönümüyle eş zamanlı olarak organize edilecek. 50 yıldır Siyonistler bu kentin eski dokusunu değiştirebilmek için çirkin planlar kurarak vahşice saldırılar düzenlemektedir.

Suriye Parlamentosu Milletvekili Mahir Mevkii, “Dünya Kudüs Günü” nedeniyle Mehr’e verdiği röportajda “Bu gösteriler İmam Humeyni’nin (ra) düşünceleri sayesinde yapılıyor, zira kendileri ilk kez Kudüs meselesinin müslümanlar için en önemli mesele olduğunu belirttiler. Bu nedenle Müslümanlar dünyanın farklı noktalarında gösteriler düzenleyip Siyonist Rejim’in Mescid-i Aksa’ya karşı düzenlediği baskınları kınıyorlar. Bununla birlikte yapılacak bu gösteriler, Filistin meselesi, dünya çapında özgürlüğü sevenlerin Siyonistlerin cinayetlerine karşı durması ve Siyonist Rejim’in uluslararası kararları gözardı etmesi açısından büyük önem taşımaktadır” dedi.

İran’ın Filistin konusunda oynadığı etkin rolüne işaret eden Mevkii, sözlerine şöyle devam etti: İslam İnkılabı’nın ilk günlerinde İmam Humeyni Siyonist Rejim’in Tahran Büyükelçiliği’ni kapatıp onun yerine Filistin Kurtuluş Örgütü ofisinin açılmasına talimat verdi. Bu uygulama İran’ın Filistinlileri desteklediğini gösteriyor. İmam Humeyni’den sonra da İnkılap Rehberi bu yolu devam etmektedirler.

Kendileri Filistin halkının haklarını müdafaa etmekle birlikte Siyonsitlerin insanlık dışı cinayetlerini açığa çıkararak onları rezil ediyor.

Suriyeli Yetkili, bazı Arap yönetimlerin özellikle de Fars Körfezi’ne kıyısı olan ülkelerin Siyonist Rejim’in safına girdiğini açıklayarak, “Bu yönetimlerin Siyonist Rejim’le ilişkilerini normalleştirmesinde bölge koşullarının da oldukça etkisi var. Zira şimdiki durumda ABD ve Siyonist Rejim Müslümanların arasında anlaşmazlık çıkararak, Şii-Sünni savaş fitilini alevlendirmek istiyor. Bu durum tam olarak Siyonistlerin lehine olacaktır. Maalesef Fars Körfezi’ne kıyısı olan ülkeler, bölge halkına karşı olumsuz bir rol oynamaktadır.

Onlar kendi konumunu koruyabilmek için Suriye, Lübnan, Yemen ve Irak’ta sürdürülen direnişe karşı durarak, ABD ile Siyonist Rejim’in lehine çalışmaktadır” değerlendirmesini yaptı.

Suriye Parlamentosu Milletvekili, sözlerini şöyle tamamladı: Fars Körfezi’ne kıyısı olan ülkeler amaçlarına ulaşabilmek için her zaman İran’ı Arap düşmanı olarak tanıtıyor. Bu ülkeler, İslam İnkılabı sonrası dönemde Tahran yönetiminin Flisitin halkını küresel emperyalistlerin karşısında koruduğundan dolayı İran’a sorun çıkartmak istiyor. Aslında söz konusu ülkeler, ABD’nin kazançları yönünde hareket ediyor ve İranofobi senaryosu vasıtasıyla tüm dikkatleri ABD ve Siyonist Rejim’in Araplar ve Müslümanlara yönelik uyguladığı cinayetlerden saptırmak istiyorlar.