Parlamenterler Arası Kudüs Platformu, 31 Ağustos Perşembe günü "Birleştirici Sesler: Filistin Davasını Güçlendirmek- Asya Ülkelerinin Küresel Endişeleri Artırmada Rolü" başlıklı çevrimiçi bir parlamento semineri düzenledi.
Seminere, Filistin Yasama Konseyi Başkan Vekili Dr. Ahmed Bahar, Parlamenterler Arası Kudüs Platformu Genel Müdürü Dr. Mohammad Makram Balawi, Malezya Parlamentosu Filistin Komitesi Başkanı ve Platformun Doğu Asya Bölgesi Başkanı Milletvekili Syed Ibrahim, Endonezya Parlamentosu Üyesi Milletvekili Dr. Sukamta ve Maldivler Parlamentosu Üyesi Milletvekili Saud Hussein katıldı.
Seminerdeki açılış konuşmasında Balawi, Parlamenterler Arası Kudüs Platformu’nun kıtalararasında Filistin davasını anlatmak için çalıştığını vurguladı. Platformun sadece Filistin merkezli değil aynı zamanda uluslararası bir kuruluş olduğunu ve rolünün Filistin halkının kendi haklarını ve görüşlerini ifade etme haklarına saygı göstererek meşru haklarını elde etmelerini desteklemek olduğunu açıkladı.
Ayrıca, Platformun Filistin davasını parlamenter ve hukuki düzeyde desteklediği Avrupa'daki önemli faaliyetlerinin yanı sıra diğer ülke ve kıtalardaki varlığının da altını çizdi.
Öte yandan Bahar, işgal altındaki Kudüs'ü ve mübarek Mescid-i Aksa'yı destekleyecek, mevcut tehlikeli zorluklara göğüs gerebilecek ve işgali uluslararası forum ve kuruluşlarda temsil edecek birleşik bir parlamento bloğu kurulması çağrısında bulundu. Yasama Konseyi'nin faşist politikalara, ırkçı yasalara ve işgalin Filistin halkına, kutsal mekanlara ve topraklara karşı işlediği suçlarla yüzleşmek ve bu yapılanları caydırmak için Arap ve İslam parlamentolarının ve özgür dünyanın çabalarına güvendiğini vurguladı.
Parlamentoların, uluslararası forumlarda siyasi ve hukuki rollerini yerine getirmeleri için hükümetlerine baskı uygulamasını ve faşist işgal hükümetini uluslararası anlaşmalara, yasalara ve insani ilkelere uyma konusunda zorlamaya çalışılması gerektiğini ifade etti. İsrail’in Filistin halkına karşı devam eden suçlardan sorumlu tutulması ve işgal liderlerinin Uluslararası Ceza Mahkemesi önünde savaş suçlusu olarak yargılanması çağrısında bulunarak, işgal hükümetinin ve yerleşimci grupların Mescid-i Aksa'yı Yahudileştirme ve Batı Şeria’yı ilhak etme planlarına karşı uyarıda bulundu.
Bahar, Gazze Şeridi'nde yaklaşık 17 yıldır devam eden baskıcı kuşatmanın kaldırılması için harekete geçilmesi gerektiğini vurgularken, söz konusu durumu bir savaş suçu ve insanlığa karşı soykırım olarak nitelendirdi. Ayrıca Bahar, milletvekillerini Gazze Şeridi'ni ziyaret etmeye ve işgalin suçlarının boyutunu ilk elden görmeye çağırdı.
Milletvekili Syed İbrahim de Arap ve İslam ülkelerinin gerçek bağımsızlığının, Filistin halkının işgalden kurtulması ve özgürlüğünü elde etmesi için gerekli araçların sağlanmasında olduğunu doğruladı. Arap ve İslam ülkelerine, işgali apartheid devleti olarak tanımlama yönünde çalışmaları çağrısında bulunan Ibrahim, Malezya'nın bu konuyu uluslararası örgütler aracılığıyla gerçekleştirmeye çalıştığını belirtti.
Ibrahim, normalleşmenin Filistin davasına zarar verdiğini, işgalcilerin bölgesel ve uluslararası yasa ve kararları hiçe sayarak Filistin halkına karşı işlediği suçları sürdürmesine yeşil ışık yaktığını vurguladı. Malezya'da normalleşmeyi reddeden parlamento, hükümet ve halk konsensüsünün var olduğunu yineledi.
LP4Q'nun yakın gelecekte Asya'da bölgesel bir parlamenter birlik ve Filistin için bir Asya Birliği kurma çabalarına vurgu yaptı. Arap ve İslam parlamentolarına, işgalle normalleşmeyi suç sayan yasaları çıkarmaları ve Filistin davasına yönelik destekleyici duruşlarını sürdürmeleri çağrısında bulundu.
Milletvekili Sukamta ise Filistin davasına yönelik dayanışma ve desteğin artırılması ve bu konuda sonuç alınması için ortak çaba gösterilmesi çağrısında bulundu. Filistin davası hakkında farkındalık yaratmak ve işgalin anlatılarıyla yüzleşmek, suçlarını açığa çıkarmak için etkili bir şekilde işbirliği yaparak Arap ve İslam ülkeleri ile dünya çapındaki özgür uluslar, özellikle de Asya ülkeleri arasındaki diplomatik araçları ve ilişkileri harekete geçirme ihtiyacını vurguladı.
Asya ülkelerinin Filistin davasına destek verme ve işgalle normalleşmeyi reddetme konularında birleştiğini vurguladı. Çeşitli bölgesel ve uluslararası forumlarda Filistin davasını desteklemek için birleşik bir Asya diplomatik hareketi başlatılması çağrısında bulundu.
Aynı zamanda, Milletvekili Saud Hussein, İsrail’i tanımayı reddeden duruşun korunmasını ve tüm düzeylerde Filistin meselesini destekleyen girişimlerin güçlendirilmesini talep etti. İşgal devletiyle ilişkileri kesmek, siyasi ve ekonomik olarak izole etmek için baskı yapılmasını önerdi. Orta Doğu'da ve bölgesel düzeyde barışın sağlanmasının, işgalin sona erdirilmesi ve işgalle tüm ilişkilerin kesilmesiyle başlayacağını vurguladı.
Hussein, Batı dünyasının çifte standardını kınayarak uluslararası örgütlerin işgalin şiddetini durdurmadaki başarısızlığını eleştirdi. Filistin halkını destekleyen, işgali reddeden resmi söylemin hem Asya'da hem de küresel düzeyde artırılması gerektiğini belirtti.
Sözlerini, Filistin davasında İslam ülkelerinin daha büyük rol oynaması ve Filistin halkını desteklemek, haklarını savunmak ve işgali sona erdirmek için uluslararası çabalara ihtiyaç olduğunu vurgulayarak tamamladı.
Copyright ©2024