Parlamenterler Arası Kudüs ve Filistin Platformu Başkanı Hamid bin Abdullah Al-Ahmar, Gazze’deki Filistin halkının, Batı Şeria ve Kudüs’te devam eden İsrail saldırılarıyla birlikte benzeri görülmemiş bir soykırıma maruz kaldığını belirtti. Bu durumun uluslararası alanda utanç verici bir işbirliği ve endişe verici bir küresel sessizlikle karşılandığını vurguladı.
Azerbaycan’ın başkenti Bakü’de düzenlenen 15. Asya Parlamenterler Asamblesi oturumunda konuşan Al-Ahmar, uluslararası toplumun bu kayıtsızlığının yalnızca Filistinlilerin çektiği acıları artırmakla kalmadığını, aynı zamanda küresel düzeni tehdit ettiğini ve adaleti sağlamakla yükümlü olan uluslararası kurumlara olan güveni sarstığını ifade etti.
Gazze halkını zorla göç ettirmeye yönelik Trump yönetiminin sözde “anlaşması” gibi girişimleri ya da Filistin haklarını hiçe sayarak yeni bir gerçeklik yaratmayı amaçlayan zorunlu göç ve hızlandırılmış yerleşim politikalarını kesin bir dille reddettiğini belirtti.
Platform Başkanı, İsrail’in artan ihlallerini – öldürmeler, keyfi tutuklamalar, Kudüs’ü Yahudileştirme girişimleri ve Mescid-i Aksa’nın kutsallığını ihlal etme çabaları da dahil olmak üzere – kınayarak, bu politikaların sadece uluslararası hukuku çiğnemekle kalmayıp küresel barış ve güvenliği de doğrudan tehdit ettiğini dile getirdi.
Al-Ahmar, Amerika Birleşik Devletleri’ni de eleştirerek, İnsan Hakları Konseyi’nden çekilmesini ve İsrail’in etnik temizlik politikalarına koşulsuz desteğini uluslararası toplumun çifte standardının açık bir kanıtı olarak nitelendirdi.
Güney Afrika’nın Uluslararası Adalet Divanı’ndaki tarihi duruşundan övgüyle bahsederek, tüm ülkeleri bu girişimi desteklemeye ve Filistin halkının haklarını savunmak için Lahey Grubu’na katılmaya çağırdı.
Yeniden inşa konusuna değinen Al-Ahmar, Gazze’deki büyük yıkımın sorumluluğunun tamamen İsrail işgaline ait olduğunu ve İsrail’in Gazze’yi yeniden inşa etmek ve zarar gören halkı tazmin etmekle yükümlü olduğunu vurguladı. Tüm ülkeleri insani yardım çabalarına aktif olarak katkıda bulunmaya, yardımların engelsiz girişini sağlamaya ve Gazze’ye uygulanan ablukayı kaldırmaya çağırdı.
Platform Başkanı, uluslararası toplumu zorunlu göç ve etnik temizlik politikalarını reddetmeye, Filistin halkının kendi topraklarında direnmesini desteklemeye, meşru öz yönetim ve devlet kurma haklarını savunmaya ve İsrail işgaline karşı siyasi, ekonomik, akademik ve sportif alanlarda kapsamlı bir boykot uygulamaya davet etti.
Uluslararası baskının artık bir tercih değil, ahlaki ve insani bir zorunluluk olduğunu vurguladı. Sorumluluğun yalnızca konuşmalardan ve kınamalardan ibaret olmadığını, işgalin sona erdirilmesi, saldırıların durdurulması ve Filistin halkına adaletin sağlanması için aktif siyasi, hukuki ve diplomatik eylemler gerektiğini ifade etti.
Sayın Al-Ahmar, zayıf kınamaların ve etkisiz kınamaların ötesine geçerek artık net ve kararlı adımlar atmanın zamanının geldiğini belirtti. Adaletin sözlerle değil, eylemlerle sağlanacağını vurgulayarak konuşmasını tamamladı.
Copyright ©2025